HUKUKUN ANLAMIYLA İLGİLİ ÖĞELER

HUKUKUN ANLAMIYLA İLGİLİ ÖĞELER


Hukuku sevmek lazımdır bana göre ...
Gerçekten de hukuk sevilmelidir .
Çünkü hukuk , insancıldır .
Hukuk , şirindir .
Sevmiyorsanız bu , hukukun kabahati değildir .
Evet , hukuk sevilmelidir .
Hukuku sevmeyenlerin durumu hukuku ilgilendirmez . Bu , yalnızca o kişileri bağlar .
Hukukun anlamı nedir acaba ?
Doğru , maddi yaptırımlı kuralların bütünüdür hukuk .
Peki , din kuralları , görgü kuralları , ahlak kuralları ne işe yarar ?
Onlar da sosyal hayatın düzenini sağlamada yardımcıdırlar .
Din kuralları , tanrı ve peygamberler ile ulaşmış bulunan kurallardır .
Ahlak kuralları toplumun prensipleriyle ilgilidir .
Görgü kuralları nerede nasıl davranılacağını düzenlerler .
Üçünün de yaptırımı manevidir .
Din kuralları , tanrının vereceği ödül ve cezalarla müeyyidesini ortaya koyar .
Ahlak kuralları , toplumun “ ahlaksız , cani “ gibi tepkileriyle müeyyidesini açıklar .
Görgü kuralları , yine toplumun “ iyi gün dostu , seviyesiz , cahil “ gibi tepkileriyle müeyyidesini belirtir .
Müeyyide veya yaptırım , sosyal kurallara uyulmadığında karşılaşılan tepkidir .
Bu tepkiler manevidir .
Hukuk kuralları ise devleti arkasına alır yaptırımda .
Nafakasını ödemeyen bir çocuğa karşı bir baba dava açarak icra ile nafakasını ondan temin edebilmektedir .
Ya da haksız yere işinden atılan biri işine dönebilmektedir .
İşte bu , hukukun üstünlüğüdür .
Yalnız şunu söyleyeyim ki laik bir devlette din ve devlet ayrıdır . Dolayısıyla bu yaptırım ayrılığı laik bir devlette geçerli olabilir . Ama İran gibi teokratik bir devlette bu ayrımı görmek pek de mümkün değildir .
Hukuk , maddi yaptırımıyla diğer üç kuralı destekler .
Hukuk , her devlette vardır .
Dolayısıyla rasgeleliğin olduğu bir hayatta düzen ve rahat olamaz .
İşte burada hukuk imdada yetişir .
Hukuk olmayınca insaniyet kaybolur .
Borçlar kanununun 19. , 20. maddelerinde “ Ahlaka aykırı işlemler hukukta da muteber değildir . “ denir .
Yani hukuk , ahlaka aykırı değildir .
Bu arada ahlak kurallarını da belirteyim ; sübjektif ve objektif ahlak kuralları vardır .
Sübjektif kendimizle ilgilidir , objektif ise başkalarına karşı yapılması gereken hareketlerdir .
Din , uhrevi ve dünyevi tepkilerini de ortaya koyar . Dünyevi dediğim şey şudur ; insanların vicdani rahatlıklarıdır .
Görgü kuralına örnek ; bir toplantıda ulu orta konuşmamak , hasta arkadaşımıza ziyarete gitmek gibi örnekler  verilebilir . Ahlak kurallarına örnek ; adam öldürmemek , hırsızlık yapmamak , başkalarının dedikodusunu yapmamak gibi örnekler verilebilir . Din de adam öldürmeyin , hırsızlık yapmayın gibi emirler verir .
Ahlaka aykırı işlemlerin hukukta da geçerli olmadığına örnek ; para ile adam öldürtmek , esrar kaçakçılığı yaptırtmak ...
Hukuk , sağlığa benzer . Doğrudur . İnsan işinden atılınca hukuku anmayı fark eder . Ya da malı çalınan birinin durumunda olduğu gibi ...
Bu konuyla ilgili olarak bir açıköğretim videosu seyretmiştim . Prof . Dr . Turgut Akıntürk anlatıyordu . Kendisi 40 seneyi aşkın bir süre öğretim üyeliği yapmış . Ve nice talebeler yetiştirmiş . Bravo ...
Hukuk ile ilgili söyleyebileceğim şeyler şimdilik bu kadar !!!
22.12.2007 21:24:39

E - postam : dussunce@yahoo.com


Yazan : Tarık adlı Tümlü soyadlı bir zatı muhterem .

Yorum Gönder

0 Yorumlar