Şu sırada Alba'yı kurtarabilecek birisi varsa o da Transito So to'dur." Dedem de "Polisin elinden kurtarabilirsek buradan gitmesi gerekecektir, oğlum. İkiniz birlikte gidin," diye öneride bulun muş. "Size çıkış izni alırım, hiçbir zaman da parasız kalmazsınız." Gelgelelim Miguel ona ihtiyar bir zır deliye bakar gibi bak mış, sonra burada gerçekleştirmesi gereken kutsal bir görevi bu lunduğunu, kaçmasının söz konusu olamayacağını anlatmış. Dedem boynuma sarılarak, "Senin her şeye rağmen burada kalacağını sineye çekmek zorunda kaldım," dedi. "Şimdi her şeyi anlat bana. Hepsini bilmek istiyorum, en küçük ayrıntısına ka dar." Böylece ben de anlattım. Elim mikrop kaptıktan sonra, beni ölmesini istemedikleri tutukluları gönderdikleri gizli bir kliniğe yollamışlardı. Burada uzun boylu, ince, kibar yüzlü bir doktor bakmıştı bana. Hemen hemen Albay Garda kadar nefret eder gi biydi benden; ağrı kesici hıçbir ilaç vermedi. Elime her bakışın dan yararlanarak bana ülkeyi (ve mümkünse dünyayı) Komü nizmden kurtarmak konusundaki kişisel kuramını dile getiren söylevler çekiyordu. Bunun dışında beni rahat bırakıyordu. Haf talardan beri ilk olarak temiz çarşaf, yeterli yiyecek ve günışığı nın yüzünü görüyordum. Bana Rojas adında bir erkek hastabakı cı bakıyordu, her zaman kirli, mavi bir gömlek giyen ve son de rece iyi yürekli olan, değirmi yüzlü bir adam. Bana yemek yedi riyor, adını bile duymadığım uzak futbol takımları üstüne öykü ler anlatıyordu. Gizlice ele geçirdiği ağrı kesici ilaçlarla bana iğne yaparak sonunda sanrılar görüp sayıklamamı önledi. Bu klinikte Rojas benden önce daha bir sürü bahtsıza bakmıştı. Bunların ço ğunluğunun katil ya da vatan haini olmadığını öğrenmiş oldu ğundan tutuklulara beslediği duygular dostçaydı. Çok zaman onun zar zor iyiletip adama benzettiği tutukluyu gene işkence evine götürüyorlardı. Rojas, "Denize kürekle kum atmaya benzi yor bu," diyordu başını hüzünle sallayarak. Tutuklulardan kimi nin ondan ölebilmek için yardım istediklerini öğrendim. Hiç de ğilse bir tanesine de yardım etmişti, sanırım. Kliniğe girip çıkan ların tam bir listesini tutuyordu; bunların adlarını, giriş ve çıkış tarihleriyle durumlarını hiç duraksamadan sayabilirdi. Miguel'in" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar