Jaime,Başkana neler olduğunu söyler. Başkan Deniz kuvvetleri baş kaldirdi ,polisler onların safına katıldı, halk git gide onların yanında yer almakta yani kısacası darbe oluyor,



Başkan kısaca, "Deniz kuvvetleri başkaldırdı, Doktor," diye açıklamada bulundu. "Dövüşmek zamanı geldi artık." Jaime bir telefon bulup Alba'yı aradı, evden ayrılmamasını sıkıladı, Amanda'yı da uyarmasını rica etti. Onunla bir daha hiç konuşmayacaktı. Bunu izleyen birkaç saat içinde birkaç bakanla politik lider geldiler. Ayaklanmanın çapını iskandil etmek ve ba­ rışçı bir anlaşmaya varabilmek için isyancılarla telefon görüşme­ lerine başlandı. Ne var ki sabah saat dokuz buçukta ülkenin bü­ tün silahlı birlikleri darbe yanlısı subayların komutasına girmiş bulunuyordu. Ülkenin her köşesindeki üslerde, anayasaya bağlı kalanların temizlenmesi almış yürümüştü. Ulusal muhafızların komutanı saraydaki adamlarına oradan ayrılmaları için buyruk verdi, çünkü polis de biraz önce darbecilere katılmıştı. Başkan, "Gidebilirsiniz, compaiie'ros, ama silahlarınızı bura­ da bırakın," dedi. Muhafızlar şaşkın ve utanmış durumdaydılar, ne var ki ko­ mutanın buyruğu kesindi. Hükümet Başkanının bakışlarındaki meydan okuyuşa katılmaya bir tekinin bile cesareti yoktu. Silah­ larını avluda bırakarak eğik başlarla dışarıya çıktılar. İçlerinden biri kapıya gelince durdu. "Ben sizinle kalıyo­ rum, Compaiiero Başkan," dedi. Kuşluk saati olduğundan durumun diyalogla çözüme bağla­ namayacağı açıkça anlaşılmış bulunuyordu; hemen herkes saray­ dan ayrı!maya başlamıştı. Geride yalnızca yakın dostlarla özel muhafızlar kalmıştı. Başkan kendi kızlarına saraydan ayrılmaları­ nı emretmek zorunda kaldı. Kızları zorla alıp götürdüler; sokak­ tan babalarının adını çağırdıkları duyulabiliyordu. Binada, ikinci katın salonlarında, aşağı yukarı otuz kişi kalmıştı şimdi. J aime de bunların arasındaydı. Bir karaba:.andaymış gibi bir duygu için­ deydi. Elinde tabancasıyla kırmızı kadife koltuğa oturdu. Taban­ caya da boş gözlerle baktı; nasıl kullanılacqğını bilmiyordu ki! Zaman pek ağır ilerliyormuş gibi geliyordu. Saatine bakınca bu kabusun yalnızca üç saatinin geçmiş olduğunu gördü. Başkanın radyodan ulusuna seslendiğini duydu. Bu onun veda konuşma­ sıydı: "Zulme uğrayacak olan herkese seslenerek İstifa etmeyeceği­ mi bildiriyorum. Halkımın sadakatinin bedelini hayatımla öde­ yeceğim. Her zaman sizlerle birlikte olacağım. Ulusumuza ve" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)


Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,

Yorum Gönder

0 Yorumlar