yaprak sigarasını tüttürmek için bir kütüğün üstüne oturdu, bir den kıpırdayan bir gölge gördü. Kısa bir an için bunun hırsız ola bileceğini düşündüyse de sonradan vazgeçti; çünkü böyle bir ye re hırsız gelmesi, yabanıl hayvan gelmesi kadar olanaksız bir şey di. Kont sakınarak yaklaşınca bunun pencereden dışarı bacakları nı sarkıtan Blanca olduğunu gördü. Genç kız kedi gibi aşağı ka yarak ortancaların arasına atladı. Erkek gibi giyinmişti, çünkü artık köpekler onu tanıdığından çıplak gezmesine gerek yoktu. Jean de Satigny onun evin saçakları altından, ağaç gölgelerinden yürümesini seyretti. Peşine düşecekken vazgeçti. Köpeklerden korkuyordu. Zaten gecenin yarısında yatak odasının penceresin den kaçan bir kızın nereye gittiğini anlamak için peşine düşmesi ne gerek olmadığının ayırdındaydı. Gene de tasalanmıştı, çünkü şu gördüğü şey kafasındaki tasarımı tehlikeye atıyordu. Ertesi gün Kom, Blanca Trueba'yı babasından İstedi. Kızını tanımaya fırsat bulamamış olan Esteban onun serinkanlı uysallı ğını ve sofrayı gümüş şamdanlarla kurmak hevesini aşk sanmıştı. Hep canı sıkılan, sağlık durumu da bozuk olan kızının yöredeki en gözde bekarı tavlamış olması onu sevindirdi. Kont, Blanca'da ne bulmuş olabilirdi? Esteban şaşalamıştı. Koma konuyu kızıyla görüşmesi gerektiğini, gene de kimsenin sakınca gösteremeyece ğine inandığını, kendisine gelince, onu aileye buyur etmekten büyük sevinç duyduğunu belimi. O sırada okulda coğrafya dersi vermekte olan Blanca'yı çağırdı ve onunla birlikte çalışma odası na kapandı. Beş dakika sonra kapı açıldı ve Kont genç kızın ya nakları alev alev yanarak dışarı çıktığını gördü. Blanca ondan ya na diş bileyen bir bakış fırlattı sonra başını çevirdi. Daha az se batlı olan biri hemen bavullarını toplar, kasabanın tek otelinde kalmaya giderdi. Ne var ki Kom, Esteban'a biraz zaman tanınır sa kızın gönlünü kazanacağından emin olduğunu belirtti. Este ban da onun gerekli gördüğü sürece Tres Marfas'da kalabileceği ni, başının üstünde yeri olduğunu söyledi. Blanca sesini çıkarmı yordu, gene de o günden sonra onlarla birlikte sofraya oturmaz, Komu istemediğini belirtmek için hiçbir fırsatı kaçırmaz oldu. Babasına da, bir daha evliliğin lafını ağzına alırsa ilk trenle kente gideceğini ve manastıra kapanıp rahibe olacağını bildirdi. Esteban, "Fikrini değiştirirsin!" diye kükredi. Blanca, "Sanmıyorum," dedi." (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar