Genç Osmanlılar arasında ise değişikti durum. Makedonya'nın iki büyük kenti, Selanik ile Manastır, eğlence ile ticaret merkezi olmalan yanı sıra Makedonya'nın düşün merkezleri ola rak da önem kazandı o dönemde.
Eğlenme, alışveriş için Selanik'te, Manastır'da bir araya gelen Osmanlı gençleri içki masala rında hovardalıklarından çok vatan, ulus sorunlarını konuşur oldular.
Altlarındaki toprak, gözler önünde kayıyor, Makedonya elden gidiyordu. Hükümet tehlikeyi önemsemiyor ya da önemsese bile önleyecek gücü gösteremiyordu.
Babaları hala eski kafadaydı. Makedonya'nın mutlak sahipleri, beyleri olarak görüyorlardı kendilerini. Nedir ki yanılmış bile olsalar, yanılgılarının · sıkıntısını çekecek üç beş yıllık bir ömür vardı önlerinde. Kendilerine kalacak nasıl bir Makedonya'ydı onların ardından? lstenilmedikleri, günü gelince istemeyenlerin daha da ileri giderek kendilerini bir tutarn ot gibi köklerinden söküp atarak, yerlerinden yurtlarından uzaklaştıracakları bir Makedonya!
Kendileri için ölüm, ölüm değilse bile sürgün demekti yaşadıkları günlerin sonu! Öyle ya da: böyle, sonuç olarak yenilgi, boyun eğme kısacası mutsuzluktu gelecekte kendilerini bekleyen!" (Necati Cumalı Viran Dağlar Makedonya)
Türkçe,Necati Cumalı, Viran Dağlar, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli, Makedonya,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli, Makedonya,
0 Yorumlar