Keşki patlatsaydım bir tokat o seni iten palikaryaya, dedi. Üç tokatta üçünü de yere yıkardım. - Vursam ben de yıkardım o adamı yere. Neye yarardı? Dedi ğini yapabilirdi. Güçlü, kuvvetli bir delikanlıydı. Araya girenler ayınrlardı, karakollarda geçirirdik geceyi. Belki de karakolda kal kar benim tabanearnı alırlardı. Bizim polisin gücü yalnız bize ge çer, bunu bil. Kapa bu olayı! - Kapamak zor geliyor bana. - Ne biliyorsun bana zor gelmediğini? - Hiç önerusemiyor gibisin! - Sadece önerusemiyor görünüyorum. Yeri değildi dedim sana, di.ıymadın mı? . - Yeri neresi? - Yeri neresi şimdiden belli olmaz. Görmedin mi daha onlar gibi en az kırk elli kişi vardı panayırda. İkişer üçer silahlı dolaşı yorlardı. Karşılık verecek olsam, koşar gelir eliisi birden kuşatır, saidımiardı üstümüze. Karşılık vermemekle en iyisini yaptık. Öfkesi yatışan Mustafa, yeni yeni görüyorrlu atlattıklan belayı: - Haklısın. - Şimdilik haklıyım. Ama bir gün, başka bir yerde, kalabalık olmayan bir yerde, içlerinden biri ya da ikisi ya da üçü birden bile çıkacak olsa karşıma, sorıinm bu gecenin hesabını. Sen ister ya nımda ol ister olma, tek başıma sorarım. - Girit' e gidiyorlardı. Kimbilir ne zaman dönerler? - Kiralık kabadayılar onlar. Hiç belli olmaz, üç ay sonra döner gelirler. - Tanıyacak mısın? - Görür görmez! Üçünün de yüzü, bakışlan aklımda. Yıllar geçse gördüğüm yerde tanınm, sarıimm yakalanna ... Beyaz Kule bahçesinin önüne gelmişlerdi. - Hadi, gecenin tadını çıkaralım şimdi." (Necati Cumalı Viran Dağlar Makedonya)
Türkçe,Necati Cumalı, Viran Dağlar, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli, Makedonya,
Kayıtlar
0 Yorumlar