Clara'nin özverili bakımı sonucu acayip bir yaratık olarak dünyaya gelen Blance artık nur topu bir bebek oldu



"mış olsaydı anaların memelerinden bu akardı ... Clara her dakika çocuğuna birşeyler söylüyordu, yarım yarım değil de, yetişkin biriyle konuşuyormuşçasına, kusursuz bir İspanyolcayla, tıpkı bitki ve hayvanlarla konuşurkenki gibi. Bitkiler ve hayvanlar ko­ ··nusunda böyle iyi sonuçlar almıştı madem, bu yöntemle kendi çocuğu konusunda da iyi sonuçlar almasının doğal olduğunu dü­ şünüyordu. Ana sütüyle söyleşinin bileşimi Blanca'yı, doğduğu zamanki o kaplumbağamsı yaratıkla ilişkisi olmayan, gürbüz, ne­ redeyse güzel bir bebecik yapıp çıktı. Blanca'nın doğumundan birkaç hafta sonra Esteban Trueba, anne olmanın karısının sevişme zevkini azaltmadığını gördü. Tam tersine. Clara'nın mavi ipek deniz üstünde yüzen yelkenli­ deki hevesli çırpınışları bu tezi doğruluyordu. Çocuğa bakmaktan iki yanını göremeyen Ferula (Blanca'nın yaman ciğerleri, esintili huyları, canavar gibi bir iştahı vardı), aralık duran kapılardan bakmak şöyle dursun, yoksul mahallele­ rinde zikredecek ve Peder Antonio'ya günah çıkartacak zamanı bile bulamıyordu." (Isabel Allende – Ruhlar Evi)


Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,

Yorum Gönder

0 Yorumlar