"vero'yla Nfvea'ya resmilikle iyi geceler diledi, Clara'yı gene gelip görmek için izin istedi. Kızararak, "İnşallah canını sıkmıyorumdur, Clara," dedi. "Basit bir çiftçiyim ben, senden en az on beş yaş büyüğüm. Senin gibi genç bir kızın yanında nasıl davranacağımı biliyorum ... " Clara, "Benimle evlenmek mi İstiyorsun?" diye sordu. Ve Esteban onun ela gözlerinde alaycı bir ışıltı seçti. Nfvea dehşet içinde, "Aman Yarabbi, Clara!" diye ünledi. "Bağışla onu, Este ban, bu çocuk hep böyle baskısızdır zaten." "Anneciğim, bilmek İstiyorum. Vaktimi boşa geçirmek İste miyorum." Esteban, "Ben de dobralığı severim," diye mutluluk içinde gülümsedi. "Evet, Clara, o niyetle geldim." Clara, koluna girerek onu bahçe kapısına kadar geçirdi. Ara larında geçen son bakışmadan Esteban kızın kendini kabul etmiş olduğunu anladı. İçini derin bir mutluluk bürüdü. Arabasına bi nerken gülümsüyor, Clara gibi büyüleyici bir kızın onu hiç tanı madan nasıl olup da önerisini kabul ettiğine akıl erdiremiyordu. Bilmiyordu ki Clara kendi yazgısını görmüş, onu düşüncelerinin gücüyle kendisi ayağına çağırtmış ve aşksız bir evlenme yapmaya kararını vermişti. Esteban'ın yasına saygılarından birkaç ay beklediler. Bu ara da Esteban Clara'ya eski tarz 'kur' yaptı bir zamanlar ablası Ro sa'ya yapmış olduğu gibi. Clara'nın nane şekerinden nefret ettiği ni, akrostişleri de hiç sevmediğini bilmiyordu. Yılın sonunda, Noel zamanına doğru nişanlarını resmen gazetede ilan ettiler, -sayıları yüzü aşanen yakın dostlarının huzurunda yüzük taktı . !ar. Bir de Pantagruel'lere layık bir şölen verildi ki sonu gelmez bir yiyecekler resmi geçidiydi: hindi dolması, şekerde yatırılmış domuz eti, tatlı su yılan balığı, istakoz gratine, Karmelit rahibele rinin özel portakallı ve limonlu tartları, Dominik manastırının özel ceviz ve badem içli turtaları, Clarisas'ların çikolata ve kre malı pastaları ve diplomatik ayrıcalıklarından yararlanarak ka çakçılık yapan Fransız Konsolosunun saygılarıyla gelmiş olan ka sa kasa Fransız şampanyası. Bütün bunlar evin emektar hizmetçi lerince, son derece büyük bir sadelik içinde konuklara sunulu yordu. Hizmetçiler, şölene basit bir aile toplantısı havası vermek için gündelik siyah önlüklerini takmışlardı. Çünkü çalışkan Bas97/7" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar