"fırlattı. Kızı belinden kavradı, hayvansı bir ıhlamayla kaldırdı, önüne, eyerin üstüne oturttu. Kız karşı koymadı. Esteban atı mahmuzladı; dörtnala, ırmağa yöneldiler. Hiç konuşmadan yere indiler ve birbirlerini tepeden tırnağa süzdüler. Esteban belinde ki enli deri kemeri çıkarınca kız bir adım gerilediyse de Esteban elini bir uzatışta geri çekti onu. Kucak kucağa, okaliptos yaprak larının arasına devrildiler. Esteban üstündekileri çıkarmadı. Yabanılca saldırdı kıza, hiç hazırlamadan, oyalanmadan içine girdi, gereksiz bir hoyratlıkla. İş işten geçtikten sonra, entarisinin eteklerine saçılan kandan onun bakire olduğunu anladı, gelgelelim kızın köylü oluşu ve de kendi arzusunun buyurgan baskısı onun karar değiştirmesini ön ledi. Pancha Garda kendini savunmak için hiçbir çaba harcamı yordu. Ne sızıldanmış ne de gözlerini yummuştu. Dehşet dolu bakışlarını gökyüzüne dikmiş, sırtüstü yatıyordu. Sonunda erke ğin hafifçe inleyerek üstünden yere kaydığını duydu. Usulca mı zıldanmaya başladı o zaman. Ondan önce annesi, annesinden ön ce de ninesi bu aynı hayvansı yazgının kurbanı olmuşlardı. Este ban Trueba pantolonunu düzeltip kemerini taktı, kızı elinden tutup yerden kaldırarak atının terkisine aldı. Geri döndüler. Es teban bir ıslık tutturmuştu. Pancha ağlamasını sürdürüyordu. Patron onu kulübesine bırakmadan önce dudaklarından öptü. "Yarından başlayarak evde çalışmanı istiyorum," dedi. Pancha başını kaldırmadan, peki, dedi. Annesi de ninesi de büyük evde hizmetçilik etmişlerdi. O gece Esteban Trueba düşlerinde Rosa'yı görmeden çocuk lar gibi uyudu. Ertesi sabah hayat dolu uyandı, eskisinden daha güçlü, daha uzun boyluydu sanki. Bir. şarkı mırıldanarak tarlala ra çıktı. Döndüğünde Pancha mutfaktaydı; kocaman bir bakır lengerde yapılan marmelatı harıl harıl karıştırıyordu. O gece Es teban onu sabırsızlıkla bekledi. Eski kerpiç evde gündelik uğraş sesleri bitip de farelerin gece tıkırtıları başladığı zaman onun var lığını oda kapısının önünde duyumsadı. "Gel Pancha!" diye seslendi. Buyruk değil bir yalvarıştı bu. Şimdi Esteban kızın hiç acele etmeden tadını çıkardı ve se vişmekten onun da tat almasına özen gösterdi. Ağır ağır keşfe çıktı onu, vücudunun ve külle yıkanıp kömür ütüsüyle ütülen64" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar