O "ilk aylar Esteban Trueba su kanalları açmaya, kuyu kaz maya, taşları ayıklamaya, otlak çayırları temizlemeye, kümesleri ahırları onarmaya öylesine dalmıştı ki hiçbir şey düşünecek za manı kalmıyordu. Yorgunluktan bitik durumda yatıyor, şafakla birlikte uyanıyor, mutfakta kıt bir kahvaltı edecek kadar ancak oyalanarak atına bindiği gibi tarlalardaki işin başına gidiyordu. Gün batıncaya kadar da dönmüyordu. Ancak o zaman yemek masasına oturuyor ve günün yemeğe benzer tek yemeğini yalnız başına yiyordu. O ilk aylar, her zaman yıkanmak ve yemekten önce üstünü değiştirmek konusunda kendi kendine verdiği sözde durdu. İngiliz kolonicilerinin, Afrika ve Asya'nın en ücra köyle rinde, vekarlarını ve otoritelerini yitirmemek için böyle yaptık larını duymuştu da. En iyi giysilerini giyer, tıraş olur, gramofon da en sevdiği aryaları çalardı. Gelgelelim yavaş yavaş köylülüğün" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar