"nişanlısını hiç canı sıkılmadan bekliyor, üstlenmiş olduğu muaz zam İşten de hiç yılmıyordu: dünyanın en büyük masa örtüsünü işlemek. İşe kedi, köpek, kelebekle başlamıştı, ama çok geçme den düşgücü gemi azıya almış ve iğnesi olanaksız yaratıklarla do lu koskoca bir cennet bağı doğurmuştu. Bu yaratıklar genç kızın babasının kaygılı gözleri önünde biçimleniyordu. Severo'ya so rarsanız, kızının üstündeki gevşekliği silkip atmasının, ayaklarıy la sımsıkı gerçeğe basmasının ve evliliğe hazırlık olarak ev ha nımlığı öğrenmesinin zamanıydı. Gel gör ki Nfvea bambaşka dü şünüyordu. Dünyasal İstemlerle kızını sıkmamayı yeğliyordu, çünkü içindeki bir önsezi ona kızının göksel bir varlık olduğu nu, bu dünyanın kaba didişmesine pek uzun dayanamayacağını söylüyordu. Bu yüzden Nfvea kızını nakış iplikleriyle haşhaşa, rahat bırakıyor, onun işlediği hayvanlı karabasan üstüne hiç laf söylemiyordu." (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar