Anayasanın sistemli işleyişi

Anayasanın sistemli işleyişi

Anayasaya Canım Feda !!!

  Anayasa olmazsa bülbüller susar !!! Anayasam benim !!! Milletimin bağlı olduğu en yüce mertebe ... Anayasayla çiçekler açar , bahar gelir , yaz olur !... Bu duyguları anlayan var mıdır acaba ?

 Türk milletinin anayasa macerasını ne zaman başlattıklarını bir söylemek lazım . 1924 anayasası ile bir tufan kopmuştur . Yani büyük bir dönem başlamıştır . 1961 anayasası , 1982 anayasası ... derken işte bir dönemeçteyiz . Hâlâ ' 82 anayasası ile iş görmekteyiz . Düzeltmeler , değişiklikler ile kotarılmaya çalışılan bir anayasa ...
Kenan Evren  o yıllar sanırım askeri bir yetkiye sahip ve tabir uygunsa " Paşa " olarak anılıyor . Yapılan değişiklikler ile ihtilal içindeki ülke bir dengeye kavuşturulmaya çalışılıyor . Belki de en sert tedbirler o zaman alınıyor Türkiye ' de . " Solcu " , " sağcı " gibi tabirler o zaman sıklıkla geçiyor konuşmalarda .
 1961 anayasasından daha karışık ve içerikli bir anayasa hazırlanıyor . Sanırım ' 82 anayasasında 177 madde var . Yani cumhuriyet döneminin en sert dönemlerinden biri .
 Annemler anlatırlardı : " Sokağa dahi çıkmak can güvenliği açısından riskli o zamanlar . " Aynı bu günkü Irak ' ta olduğu gibi . Ama o zaman çatışanlar ülkenin kendi vatandaşları . Irak ' ta ise daha çok ABD askerlerine karşı tavır alınıyor .
  Parti üyesi olan , senatoda görev alamıyor . Parti kurmak yasak . Siyasi liderler göz hapsinde . Kimisi yargıya çıkmış durumda .

 Okunulan gazeteye göre sizi yargılayan insanlar var . Canınızı korumak istiyorsanız sokağa çıkamaz , üniversiteye gidemezsiniz . Öyle bir ortamda Kenan Evren belki de en uygununu yapmış .
Diyebileceğim şudur ki siyasi dengeler yerine oturmamış durumda . 1982 anayasası , sıkı bir disiplin getiriyor . Bu sıkı disiplin içerisinde Güneydoğu Anadolu ' daki teröre karşı da bir mücadele sürdürülüyor . PKK ' nın başını çektiği terörün şehit ettiği nice insan var .
 Böyle bir ortamı disipline etmek o kadar da kolay değil tabii ki . Belki askeri bir yönetim iş başında ama siyasi düzenin hakim olamadığı bir süreç bu dönem .
 Kenan Evren , daha sonra 7 seneliğine cumhurbaşkanı oluyor . Ve Turgut Özal dönemi başlıyor . Siyasi bir rahatlama başlıyor . ANAP , o zaman % 50 ' ye yakın oy alıyor ve başka bir rakibin olmadığı arenada işe başlıyor .
 İkinci seçimlerde de ANAP , yine tek başına iktidara geliyor . Ama bu dönem artık 1980 öncesi döneme nazaran daha rahat bir dönem .
 Turgut Özal ' a suikast yapılıyor mecliste . Bir zarar olmadan kurtuluyor Turgut Özal .
 Ekonomiyi rahatlatan önlemler alınıyor .
 O zamanki Turgut Özal ' ın eleştiri aldığı noktalardan biri de kendi ailesinin gergin bir dönem geçirmesi ve onun bu duruma yeterince hakim olamaması .
 Ama böyle bir dönemde zor bir Türkiye ' yi ileriye taşımanın da ağırlığını unutmamak gerek .
1982 anayasası ile başlayan bu dönem zamanın şartlarına göre eklemelerle bu güne kadar geliyor .
 Komple bir anayasa değişikliği 2007 ' ye geldiğimiz bu günlerde bence kaçınılmaz olmuş durumda . 1980 dönemi ile bu gün çok farklı . Kenan Evren ' in de dediği gibi " O günden bu güne değişen çok şey var . Berlin Duvarı kalktı , Sovyetler Birliği dağıldı ... "
 ANAP , iktidara gelmeseydi belki de hâlâ dağınık bir Türkiye yaşayacaktık .
 Çok partili siyasi hayat yeniden başladıktan sonra siyasi liderlerin ekonomideki istikrarsızlığı ve acemice tavırlar yüzünden enflasyon Turgut Özal ' dan sonra belli bir artan ivmeye sahip oldu . Bu durum yıllarca Türk milletinin belini bükmüştür .
 Anayasa toplumu bağlayan kurallar dizisi olarak toplumun ihtiyaçlarıyla örtüşen bir görünüm almalıdır . Bizim böyle bir değişime bence gerçekten ihtiyacımız var .
 Anayasanın bağladığı bütün insanlar anayasada söz sahibi olmalıdır . Anayasayı koyan varlık siyaset ve millet işbirliği olmalıdır .

Yorum Gönder

0 Yorumlar