Almanlar yakmayı seven bir millet adamlar herşeyi yakiyor

"ulus üzerine kurulduğunu söyleyebilir, fakat Almanlar özellikle bir eylemi çok sevmeseler, bu hiçbir sonuç getirmezdi: Yakmayı! Almanlar bir şeyleri yakmayı seviyordu. Dükkânlar, sinagoglar, Reichstag’lar4*, evler, kişisel eşyalar, öldürülmüş insanların cesetleri ve elbette kitaplar! Kitap yakma eylemini bir festivale dönüştürüyorlardı ki bu da, kitapları seven insanlara, normalde sahip olamayacakları kitaplara ulaşma fırsatı sunuyordu. Bu eğilimde olan biri, hepimizin bildiği gibi Liesel Meminger adında sıska bir kızdı. Dört yüz altmış üç gün beklemiş olabilirdi ama buna değmişti. Heyecan, güzel kötülükler, kanlar içinde bir ayak bileği ve güvenilir bir elden gelen bir tokatla geçen bir günün akşamına doğru, Liesel Meminger ikinci başarı hikâyesini yaşadı. Omuz Silkiş. Kapağında kırmızı kabartma harfleri olan mavi bir kitaptı ve başlığın altında yine kırmızı renkte küçük bir guguk kuşu resmi vardı. Liesel geri dönüp baktığında onu çaldığı için hiç utanmıyor. Tam aksine, bununla gurur duyuyor. Onu çalma isteğini güçlendiren şeyse öfke ve nefretti. Aslında, 20 Nisan’da -Führer’in doğum günündekitabı koca bir kül yığının altından aldığında, Liesel karanlıktan yaratılmış bir kızdı. * 4Reichstag: Hitler'în iktidara gelişine kadar Alman parlamentosunun bulunduğu yer (ç. n. ) Elbette ki soru neden olmalı. Onu bu kadar öfkelendiren neydi? Böyle bir duygunun birikmesi için son dört beş ayda neler olmuştu? Kısacası, cevap Himmel Sokağı’ndan Führer’e, gerçek annesinin bilinmeyen yerine uzanıp tekrar geri dönüyordu." (Hırsızı Kitap – Markus Zusak)

Kitap Oku, Read Book, Turkish-Turkce,
 bayramcigerli.blogspot.com, Markus Zusak, Kitap Hırsızı, Saçma Sapan,


Yorum Gönder

0 Yorumlar