Kıza birşeyler öğretmeye çalışıyorum, Rica etsem çeneni beş dakika kapatır mısın

"BABASININ YÜZÜ Uzaklarda ve dalgındı ama henüz hiçbir cevap sunmuyordu. Hans’ta bir değişiklik vardı. Küçük bir değişiklik. Liesel bunu fark etmiş ama bütün parçalar yerine oturana kadar anlamamıştı. Babası çalarken Liesel onu izlemiyor ve Hans Hubermann’ın akordeonunun bir hikâyesi olduğunu bilmiyordu. İlerleyen zamanlarda, o hikâye üzerinde incecik bir ceket ve içinde derin bir korkuyla, sabahın erken saatlerinde 33 Himmel Sokağı’na gelecekti. Yanında bir bavul, bir kitap ve iki soru olacaktı. Bir hikâye. Hikâye üstüne hikâye. Hikâye içinde hikâye. Şimdilik Liesel’i ilgilendiren sadece bir hikâye vardı ve onun tadını çıkarıyordu. Çimenlere sırt üstü uzandı. Gözlerini kapatarak notaları izledi. Elbette bazı sorunlar vardı. Babası birkaç kez ona neredeyse bağıracaktı. “Haydi, Liesel, ” diyordu. “Bu kelimeyi biliyorsun, biliyorsun! ” Tam güzelce ilerlerlerken işler birdenbire bozuluveriyordu. Hava güzel olduğunda öğleden sonra Amper’e gidiyorlardı. Hava kötü olduğundaysa bodrumda çalışıyorlardı. Bu özellikle annesinden kaynaklanmıştı. Önce mutfakta çalışmayı denemişlerdi ama bu mümkün değildi. “Rosa, ” dedi Hans bir ara. Sakince karısının sözünü kesmişti. “Bana bir iyilik yapar mısın? ” Kadın başını ocaktan kaldırıp ona baktı. “Ne? ” “Senden rica ediyorum. Sana yalvarıyorum. Sadece beş dakikalığına çeneni kapatır mısın? ” Tepkiyi tahmin edebilirsiniz." (Hırsızı Kitap – Markus Zusak)

Kitap Oku, Read Book, Turkish-Turkce,
 bayramcigerli.blogspot.com, Markus Zusak, Kitap Hırsızı, Saçma Sapan,


Yorum Gönder

0 Yorumlar