kimler heyetini yanıltabilirdi. Çok duyağan bir yapısı olduğuna sonunda kendi kendini bile inandırdı. Her sabah uyanır uyan maz zihnini vücudunda dolaştırıyordu, bakalım neresi acıyor, ne gibi yeni bir dert ortaya çıktı diye. Hastalanmak için, ısı değişi minden tutun da havadaki polen sayımına kadar her fırsattan ya rarlanıyor, en ufacık bir ağrı sızıyı dörtbaşı mamur bir sancıya dönüştürebiliyordu. Clara'nın görüşüne göre insanın sağlığı için başlıca çare ellerinin işlemesiydi. Bu yüzden kızının hastalıkları nı iş yaptırtmak yoluyla hizada tutuyordu. Genç kız herkesle bir kalkıp soğuk suyla yıkanmak ve görevlerini yerine getirmek zo rundaydı ki bunlar okulda çalışıp atölyede dikiş dikmek, revirde ki çalışmalara katılmaktı. Bunlar da lavman yapıp yaraları dikiş sepetindeki iğne iplikle dikmeye kadar her şeyi kapsıyordu ve genç kız kan görünce bayılsa, kusmuk sildiği zaman soğuk terle re batsa bile İnsaf gösterilmiyordu. Doksan yaşına merdiven dayamış olan ve bir yerden öbürü ne sürünmekte bile güçlük çeken ihtiyar Pedro Garda da, tıpkı Clara gibi, ellerin iş yapmak için yaratıldığına inanırdı. İşte bu yüzdendir ki bir gün, Blanca'nın azılı bir migrenden yakındığı bir sırada ihtiyar onu çağırdı ve kucağına bir killi balçık topu at tı. O gün akşama kadar ona balçıktan kap kacak yoğurmasını öğ retti ve kız ağrılarının hepsini unuttu. Blanca'ya bugün verdiği şeyin yarın onu ayakta tutan tek dayanak ve kederli saatlerinin tek avuntusu olacağını ihtiyar köylü bilemezdi. Ona, elleri ıslak balçığın üstünde uçarcasına vazolar, testiler yaratırken tekerleği ayağıyla işletmeyi öğretti. Gelgelelim Blanca çok geçmeden, araç gereç yapmanın canını sıktığını, hayvan ve insan figürleri yapma nın daha eğlenceli olduğunu ayrımsadı. Zamanla bütün bir min yatür dünya yarattı: ev hayvanları ve her türlü İşte çalışan İnsan lar: her biri kendine özgü aygıt ve eşyasıyla marangozlar, çama şırcı kadınlar, aşçılar. Kızının çalışmasının ürünlerini gördüğünde Esteban, "Bir İşe yaramaz ki bunlar!" dedi. Clara, "İşe yaratmaya çalışalım!" diye karşılık verdi. "Kreş" buluşu işte böyle doğdu. Blanca ailenin Noel Bayra mı için İsa'nın samanlıkta doğuşunu temsil eden bir minyatür ya ratmaya başladı. Yalnızca çobanları ve üç Doğulu Kralı yapmak la kalmadı, her türden bir sürü insan ve hayvan da kattı sahneye: 1 79" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar