Ferula ve Esteban ,Clara için rakip oluyor. Esteban Ablası Ferulanin Eşi Clara'ya yaklaşmasına engel olmak istiyor



"teban'ın hakkı olan yasak öpücükler çaldığına inandı. Onu ne za­ man Clara'yı yıkarken görse kan başına sıçrıyordu. Süngeri elin­ den kapıp onu dışarı · atıyor, Clara'yı banyodan dışarı çekerek sarsıyor, kendini başkasına yıkatmasının bu yaşta bir kadın için ayıp ve günah olduğunu, bunu yasakladığını söylüyor, sonra onu kendisi kurulayıp bornoza sararak yatağa götürüyordu. Ve bü­ tün bunları yaptığı sırada enayice davrandığını düşünmekten kendini alamıyordu. Ferula. Clara'ya bir fincan kakao götürecek olsa Esteban, "Onu hasta yerine koyma," diyerek fincanı elinden alıyordu. Ferula gece yatmazdan önce Clara'yı öpse Esteban on­ ların öpüşmesinin doğru olmadığını ileri sürerek hemen uzanıp onu geri çekiyordu. Ferula yemeğin en güzel parçalarını seçerek Clara'ya vermeye kalksa Esteban burnundan soluyarak masadan kalkıyordu. Abla kardeş iki rakip olup çıkmışlardı; her biri öbü­ rünü kin dolu gözlerle süzüyor, Clara'nın gözünden düşürmek için kurnazca laf sokuşturuyorlardı ve kıskançlıkları her an biraz daha alevleniyordu. Esteban çiftliğe gitmez oldu ve her şeyin, hatta dışarıdan getirttiği ineklerin bakımını Pedro Segundo Gar­ cf'nın elinde bıraktı. Gece gündüz ablasını gözetlemek, Clara'ya yaklaşmasını hemen engellemek uğruna arkadaşlarıyla çıkmaz, golf oynamaya gitmez, hatta işlerine bakmaz oldu. Evin içindeki hava yoğun, basınçlı, karanlıktı; soluk alınamıyordu artık. Dadı bile uyurgezerler gibi dolanıp duruyordu ortalıkta. Hiç etkilen­ meden yaşamını sürdüren tek kişi Clara'ydı. Öyle dalgın ve ma­ sumdu ki olup bitenden haberi bile yoktu. Esteban'la Ferula'nın birbirlerine karşı besledikleri kinin patlama aşamasına varması zaman aldı. Kin gizli bir tedirginlikle, birbirlerini ufak tefek yollardan incitip kızdırmak isteğiyle başla­ mıştı, ama gitgide büyüyerek bütün evi doldurdu. O yaz Este­ ban'ın Tres Marfas'a gitmesi gerekti, çünkü tam hasat mevsimin­ de Pedro Segundo Gard attan düşüp kafasını yararak hastaneye kaldırılmıştı. Kahyası iyileşir iyileşmez Esteban kimseye haber vermeden kente döndü. Trende içinin çok kötü çürüdüğünü his­ setti; bir olay çıksın, birşeyler olsun diye, kendi kendine bile söy­ lemediği bir istek duyuyordu. Ama bu isteği duyduğu sırada ola­ yın zaten başlamış olduğundan henüz haberi yoktu. Kente ikin­ diden önce varmakla birlikte doğru kulübüne indi; birkaç el po­ ker oynayıp yemek yediği halde içindeki ilintiyle sabırsızlığı bas1 38" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)

Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,


Yorum Gönder

0 Yorumlar