Köşk yapılıyor. Ferula, Esteban'a Clara'nin akik biraz salak olduğunu ev işlerinden anlamadığını bu yüzden kendisini yanına almasinj ima eder



"ran bu oturaklı, dört köşeli, kendini beğenmiş· ev zamanla, Cla­ ra'nın esinlerinin sonucu olarak büsbütün değişecek, çıkıntılar, kabuk gibi ekler, boşluklara çıkan burgaçlı merdivenler, kuleler, bir türlü açılmayan minik pencereler, havada kalmış kapılar, eğri sofalar ve gemi lombozları edinecekti! Ne zaman yeni bir konuk gelse Clara evin başka bir yerinde yeni bir oda yaptırtırdı. Eğer ruhlar evin temelinde bir gömü ya da gömülmemiş bir ölü oldu­ ğunu söylüyorlarsa Clara bir duvar yıktırtırdı. Öyle ki sonunda malikane, temizlemesi olanaksız olan ve bir sürü hükümet ve be­ lediye yasasına meydan okuyan sihirli bir dolambaç oldu çıktı. Ama Esteban Trueba herkesin, 'Köşedeki büyük ev,' dediği evi ilk yaptırdığı zaman burası şahane ve heybetli bir yerdi. Ço­ cukluğunda çektiği yokluklardan mı nedir, Esteban çevresindeki her şeye bu damgayı vurmayı başarırdı zaten. Yapım sırasında Clara hiç gidip eve bakmadı. Çeyizi gibi eve karşı da hiç ilgi duy­ muyordu; bütün kararları nişanlısıyla görümcesine bıraktı. Annesi öldüğü zaman Ferula, artık evlenmeyi umamayacağı bir yaşta, kendini yalnız ve amaçsız buldu. Bir süre her gün ke­ nar mahallelere gitmekte direndi, ama bu gibi hayır işleri ona müzmin bronşit vermeye yarıyor, azap içinde kıvranan ruhuna huzur vermiyordu. Esteban onun gezilere çıkmasını, giysiler al­ masını, acıklı yaşamında ilk kez sefa sürmesini istiyordu, gelgele­ lim Ferula bir lokma-bir hırka huyuna alışmıştı artık. Eve çok fazla kapanmıştı. Her şeyden korkuyordu. Kardeşinin evlenmesi onu bir bilinmeze sürüklemişti, çünkü Ferula bu evliliğin, Este­ ban'ın ondan uzak durması için yeni bir neden oluşturacağından korkuyordu. Oysa tek avuntu ve desteği Esteban'dı. Hayatını iyi aileden gelme ihtiyar kızlarla dolu bir huzurevinde tentene öre­ rek bitirmekten korkuyordu. Bu yüzden, Clara'nın en basit ev işlerinde beceriksiz olduğunu, ne zaman bir karar vermesi gerek­ se dalgınlaştığını, ne diyeceğini bilemediğini · öğrenince sevinçten uçtu. Clara'nın az buçuk aptal olduğuna içi yağ bağlayarak karar verdi. Kardeşinin yapmakta olduğu evi Clara'nın çekip çevireme­ yeceği, çok yardım gerekseyeceği ortadaydı. Elinden geldiği ka­ dar incelikle ve dolaylı yoldan Esteban'a, evleneceği kızın tüm­ den beceriksiz olduğunu, kendininse herkesçe bilinen özverisiyle ona yardım edebileceğini, yardım etmeye hazır olduğunu anlat­ maya çalıştı. Bu türlü konuştuğu zamanlarda Esteban onun dediklerini" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)


Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,

Yorum Gönder

0 Yorumlar