Blance tıpkı diğer insanlar gibi eline geçen herşeyi stoklamaya baslar



yıkanırken bile çıkarmıyordu, çünkü kendi kızıyla Jaime de içlerinde olmak üzere herkesten kuşkulanıyordu ki bunda haksız da sayılmazdı. Onun bugünün tadını kaçırarak yarını güvence al­ tına alma saplantısı karşısında kaygılanan Alba, "Anneciğim, zin­ dancılara benziyorsun," diyordu. Ona öyle geliyordu ki et yoksa patates yemeliydiler, ayakkabı yoksa çarık giymeliydiler. Gelge­ lelim kızının bu yalın görüşü karşısında dehşete düşen Blanca, "Ne olursa olsun insan yaşam düzeyini düşürmemelidir," kura­ mına dört elle sarılıyor ve bunu, kaçakçılık, İstifçilik manevraları çevirmekle geçirdiği zamanı haklı göstermek için kullanıyordu. Aslında Clara'nın ölümünden bu yana hiç böyle bolluk içinde yaşamamışlardı, çünkü o gün bugündür ilk olarak evin içinde dü­ zeni sağlayacak ve tencereye girenden sorumlu olacak birisi var­ dı. Tres Marfas'dan düzenli olarak kasalarla yiyecek geliyor ve Blanca bunları hemencecik gizliyordu. Bunu ilk yaptığında he­ men hemen her şey çürüdü ve pis koku asma kilitli odalardan dı­ şarı taşarak eve, sokağa, mahalleye yayıldı. Jaime ablasına bozula­ cak maddeleri birilerine bağışlamasını, başka mallarla değiştokuş etmesini ya da satmasını önerdiyse de Blanca hazinesini paylaş­ maya yanaşmıyordu. O zaman Alba anladı ki şimdiye dek aile­ nin tek aklı başında İnsanı gibi görünen annesinin de noksan bir tahtası vardı. Duvara bir delik delerek annesinin gizlediklerinin bir bölümünü almaya başladı. Şeker, pirinç ve unu ucun ucun ça­ larak, bunu farelerin işi gibi göstermek için peynirleri kırıklayıp kurutulmuş meyve çuvallarını yırtarak işi öyle dikkatle yürütü­ yordu ki Blanca ancak dört ay sonra ondan kuşkulandı. O za­ man kilerindeki her şeyin yazılı dökümünü çıkardı, evde kullan­ mak için aldığı her şeyin yanına bir çarpı işareti koymaya başla­ dı. Bu yeni yöntemin hırsızı ortaya çıkaracağına İnanıyordu. Gelgelelim Alba annesinin dalgınlığından yararlanarak listeye ye­ ni yeni çarpı işaretleri koyuyordu. Sonunda Blanca'nın kafası öy­ le karıştı ki kadıncağız hesabını şaşırdı, tasarladığının üç katı yi­ yecek mi tüketiyorlar yoksa bu yere hatası konakta hala, dedik­ leri gibi, hortlaklar mı dolaşıyor, bilemedi. Alba'nın hırsızlığının ganimetleri sonunda Miguel'in eline geçiyor, o da bunları yoksul semtlere, fabrikalara dağıtıyordu. Bunların yanısıra, insanları oligarşiyi devirmek için silahlı çatış356" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)

Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,

Yorum Gönder

0 Yorumlar