katini çekmiyordu. Ayakkabılarını bir numara küçük alması, pantolonlarını, gömlek kollarını kısalttırması gerekiyordu. Gü nün birinde bütün yaz giymemiş olduğu siyah şapkayı giyince şapka kulaklarını örttü; o da bundan beyninin de küçülmekte ol duğu sonucunu çıkardı; düşünceleri de buruşup gidiyor olsa ge rekti. Gringo doktorlar onun vücudunu ölçüp biçtiler, her parça sını ayrı tarttılar, onu İngilizce sorguya çektiler, damarlarına bir iğneyle verdikleri sıvıları bir başka iğneyle geri aldılar, fotoğrafı nı çektiler, içini eldiven gibi dışına döndürdüler, kıçından içeri ışık bile tuttular. Sonunda her şeyin onun kuruntusu olduğuna karar verdiler; küçüldüğüne inanması için hiçbir neden yoktu or tada, besbelli o eskiden beri bu boydaydı, ama bir zamanlar bir seksen boyunda olup kırk iki numara ayakkabı giydiğini düşün de görmüştü belki. Esteban Trueba sabrı tükenerek memleketine döndü. · Niyeti boy sorununu unutmaktı, nasılsa tarihin bütün büyük politikacıları ufak tefek adamlar değil miydi, Napol yon'dan Hitler'e kadar? Esteban evine geldiği zaman bahçede oy nayan Miguel'i gördü; zayıflamış, gözlerinin altı torbalanmış, makyajıyla bileziklerini çıkarmış olan Amanda'nın Jaime ile te rasta oturduğunu gördü. Hiç soru sormadı, çünkü hiç tanımadığı kişilerin kendi çatısı altında yaşamasına alışıktı." (Isabel Allende – Ruhlar Evi)
Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,
0 Yorumlar