Esteban oğlu Nocolasin okulu basar ve herşeyi dağıtır saçma sapan fikirler yaydığı için.Nicolas bununintikamini almak için Meclise doğru çıplak bir şekilde yandaşları ile birlikte yürür.Esteban bunu görünce kalbi sikisir ve hastanelik olur



Adamlar içerdeki üç parça eşyayı unufak ettiler, kimseye zarar vermeden ibadet etmekte olan çömezlere de aynı şeyi yapmak üzereydiler ki bir kez daha fazla ileri gitmiş olduğunu algılayan ihtiyar Trueba onlara kırıp dökmeyi bırakarak dışarıda bekleme­ lerini söyledi. Oğluyla yalnız kalınca sesindeki öfke titreşimini zorla bastırarak, "Bıktım usandım senin soytarılıklarından!" diye hırladı. "Torunumun saçları büyüyene dek suratını görmek istemiyo­ rum!" diye haykırdı ve kapıyı çarparak dışarı çıktı. Nicolas ancak ertesi gün tepki gösterdi. İlkin babasının adamlarının geride bıraktığı molozları atıp okulunu temizledi. Kendi içini bütün öfke kalıntılarından temizleyip ruhunu arın­ dırmak için de ritmik soluklar alıyordu. Sonra kasık bezli çö­ mezlerinin ellerine din özgürlüğü ve insan haklarına saygı İste­ yen yaftalar verdi; Kongre kapısına yürüdüler. Burada çömezler ağaç flütler, çıngıraklar ve küçük, uyduruk gonglarla öyle bir şa­ mata kopardılar ki trafiği durdurdular. Çevresine yeterince kala­ balık topladığı zaman Nicolas sırtındakileri teker teker çıkardı ve anadan doğma kalınca sokağın ortasında yere yatıp kollarını iki yana açarak bir İstavroz çizdi. Fren ve korna sesleri, çığlıklar ve ıslıklarla öyle bir kıyamet koptu ki telaş Kongre'nin iç salon­ larına da yayıldı. Senatoda, toprak sahiplerinin bitişik yollara di­ kenli tel çekme hakkının tartışılmasına ara verildi ve Kongre üyeleri balkona çıkarak Senatör Trueba'nın oğlunun çırılçıplak, Uzakdoğu ilahileri söyleşini seyretmek zevkine erdiler. Senatör Trueba, Kongrenin o geniş merdivenlerini koşarak indi ve oğlu­ nu gebertmek amacıyla yola doğru atıldı, ne var ki bahçe kapı­ sından geçemedi, çünkü göğsünün içinde yüreğinin öfkeden çat­ ladığını hissetti ve gözlerinin önüne kırmızı bir perde inmesiyle yere yıkıldı. Nicolas'ı polis kamyonetiyle, senatörü de bir Kızıl­ haç cankurtaranıyla alıp götürdüler. Trueba'nın baygınlığı üç hafta sürdü ve onu öbür dünyaya yollaya yazdı. Yatağından kalk­ mayı başardığı zaman Esteban, Nicolas'ı yakasından tuttuğu gibi bir uçağa bindirdi ve ölünceye dek geri gelmemesini söyleyerek dışarı gönderdi. Gene de ona bir yere yerleşip uzun zaman geçin­ mesini sağlayacak kadar para verdi, çünkü, Jaime'nin açıkladığı gibi bu, Nicolas'ın yeni çılgınlıklara kalkışarak dışarıda: babası­ nın adına leke sürmesini önlemenin tek yoluydu." (Isabel Allende – Ruhlar Evi)


Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,

Yorum Gönder

0 Yorumlar