Esteban tekrar geneleve gider



Onun ölmek üzere olduğu duyuldu. Nöbetçiler hücrenin ta­ van kapağını açarak onu hiç zahmetsiz dışarı çektiler, çünkü Al­ ba çok hafiflemişti. Gene Albay Garcfa'ya götürdüler onu. Al­ bay'ın kini bugünlerde gene depreşmişti, ama Alba onu tanıma­ dı. Onun gücünün ulaşamadığı yerdeydi. * * * Hotel Christopher Columbus dışarıdan bir ilkokul binası kadar sıradan görünüyordu, tıpkı anımsadığım gibi. Buraya son geldiğimden bu yana geçen yılların sayısını unutmuştum. Kendi kendime, beni karşılamaya gene o aynı Mustafa'nın, bir şark he­ yulası gibi giyinmiş, bir vezir kadar kibar, iki sıra kurşun dişiyle ülkedeki tek sahici Zenci olduğuna -ötekilerin hepsi boyamay­ mışTransito Soto'nun güvence verdiği o morkara Zencinin ge­ leceğini söylemeye çalıştım. Ama böyle olmadı. Bir kapıcı beni ufak bir bölmeye aldı, oturttu, sonra beklememi söyledi. Bir süre sonra o göz kamaştırıcı Mustafa'nın yerine, beyaz kolalı yakasıy­ la mavi bir üniforma giymiş olan ve taşralı hanım teyzelerin tasa­ lı, derli toplu havasını taşıyan bir hanım göründü. Benim ne den­ li ihtiyar ve bitkin olduğumu görünce irkildi. Elinde bir kırmızı gül tutuyordu. "Beyefendi yalnızlar mı?" "Elbet yalnızım yahu!" diye bağırdım. Kadın elindeki gülü bana vererek hangi odayı yeğlediğimi sordu. "Fark etmez," diye yanıtladım. Şaşırmıştım. "Sizi Samanlığı, Tapınağa ya da Binbir Gece'ye alabiliriz. Hangisini dilersiniz?" Belirli bir nedencesi olmaksızın, "Binbir Gece," dedim. Kadın önüme düştü; duvarlarında yeşil ışıklar ve kırmızı ok­ lar dizili olan uzun bir sofadan geçirdi beni. Bastonuma yaslanıp ayaklarımı sürüyerek güçlükle peşinden yürüdüm. Renkli cam­ dan yapılma gülünç pencereleri olan minyatür bir caminin dur­ duğu bir avluya geldik. Kadın elini uzatarak, "İşte burası," dedi. "İçecek bir şey İsterseniz telcfrnıLı ı , ı ı ı .ı ı !ayın:"" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)


Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,

Yorum Gönder

0 Yorumlar