nasıl utandım, kıpkırmızı oldum!..
Sabiha Hanım gülerek dinledi dediklerini. Kendisinin çoktandır isteyip de beceremediği, geciktirdiği karşilasmayı Emine'nin düzenlediği açıktı. Dizlerinin dibinde oturan Emine'nin saçlarini okşadı. Elinin ucuyla çenesi altından tuttu, yüzünü yüzüne doğru kaldırdı:
- İyi olmuş gördüğü.
- Ne olur teyzeciğim daha beter utandırma beni.
- Utanılacak bir şey yapmamışsın ki! Kaç gündür havalar çok sıcak. Serinlemek hakkın!..
Sabiha Hanım tatlı tatlı, taşan bir sevgiyie bakıyordu yüzüne. Öyle bir bakış ki, aralarindaki yaş ayrimı ne olursa olsun, iki ka dındılar o anda, birbirinin derdini anlayan, birbirinin dilini bilen iki kadın!
Sabiha Hanım: .
- Öyle güzelsin ki, dedi, ay parçası gibisin. Allah nazardan korusun seni. Emine'yi kendine doğru çekti, şakağından öptü bu kez. Emine, Sabiha Hanım'ın saçlannı okşadığı sağ elini ellerine aldı, eğildi, yanağını üstüne dayadı, kısa bir süre yanağı Sabiha Hanım'ın eli üstünde kaldı, başını yavaşça döndürdü, avuçlarindaki eli yanağını dinlendirdiği yerden öptü, doğruldu:
- Teşekkür ederim! diye fısıldadı. Gözleri hafif nemliydi. Koşarak odadan çıktı. Sabiha Hanım o gün eve dönünce, kızkardeşine bir mektup yazdı. Koca yaz boyu birbirlerini göremediklerinden yakındı. Hayırlı bir iş için Rıza Bey'le birlikte hemen kalkıp gelmelerini istedi.
Mektup Uçana'ya ulaştığında Zülfikar Bey Manastır'daydı. Ne gün eve döneceği belli olmazdı. Genç bir şarkıcı kadınla yeni bir ilişki kurmuştu son on gündür. Manastır'da .her yaptığının iki gün sonra Uçana'da Rıza Bey' e ulaşıyordu haberi. Özellikle damadı Orhan Bey, Manastır'dan Kaylar'a, kendisine gelen dedikoduları," (Necati Cumalı Viran Dağlar Makedonya)
Türkçe,Necati Cumalı, Viran Dağlar, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli, Makedonya,
0 Yorumlar