Okuma yazma bilmeyen Liesel, Nasıl ve kimden yardım alac ben

"Devlet yönetiminde olmasına rağmen, ağır bir Katolik etkisi vardı ve Liesel, Lüteriyen’di. Pek de şanslı bir başlangıç olduğu söylenemezdi. Sonra bir de okuma yazma bilmediği anlaşılmıştı. Aşağılayıcı bir şekilde, alfabeyi yeni öğrenen daha küçük çocukların arasına atılmıştı. İnce kemikli ve solgun olmasına rağmen, küçük çocukların arasında dev gibi kalıyor ve sık sık görünmez hale gelecek kadar solgun olmayı diliyordu. Evde bile pek yardım alamıyordu. “Ondan yardım isteme, ” demişti annesi. “O Keriz! ” Babası alışkanlık haline getirdiği gibi pencereden dışarı bakıyordu. “Okulu dördüncü sınıfta bırakmış. ” Babası onlara dönmeden sakince ama kinayeli bir tavırla cevap vermişti. “Eh, ondan da yardım isteme. ” Külünü dışarı silkinişti. “Okulu üçüncü sınıfta bırakmış. ” Evde hiç kitap yoktu; şiltesinin altına sakladığı bir tane dışında ve Liesel’in yapabileceği en iyi şey, kesin bir tavırla sessiz olması söylenene kadar alfabeyi içinden saymak olmuştu. Bütün o mırıltılar. Daha sonra bir kâbus görürken yatağını ıslattığında, fazladan bir okuma eğitimi başlamıştı. Gayri resmi olarak, buna gece yarısı okulu adını vermişlerdi ama genellikle sabahın ikisinde başlıyordu. Yakında buna değineceğiz. Şubat ortalarında on yaşını doldurduğunda, Liesel’e bir bacağı eksik ve sarı saçlı kullanılmış bir oyuncak bebek verildi. “Elimizden bu kadarı geldi, ” dedi babası özür dileyerek. “Ne diyorsun sen? Bu kadarını bulabildiği için çok şanslı, ” diye düzeltti annesi. Liesel yeni üniformasını denerken, Hans da bebeğin sağlam bacağını inceliyordu. On yaşında olmak, Hitler Gençliği" (Hırsızı Kitap – Markus Zusak)

Kitap Oku, Read Book, Turkish-Turkce,
 bayramcigerli.blogspot.com, Markus Zusak, Kitap Hırsızı, Saçma Sapan,

Yorum Gönder

0 Yorumlar