Armut dibine düşer Esteban,Sen bir zevk uğruna bir suri kişiye tecavüz etti ,Pedro ise senin kızını sevmiş ve Sex yapmislar



manki gibi verdiği cezada çok ileri gitmiş olduğunu algıladı. Kızı atın üstüne aldı; eve döndüler. Ya içgüdüsü ya da köpek havla­ maları Clara'yla hizmetçileri uyarmıştı. Hepsi birden kapıda beklemekteydiler; evin bütün ışıkları yanıyordu. Ortalıkta gö­ zükmeyen tek kişi Konttu. Kendisi bu hayhuydan yararlanarak bavullarını toplamış, arabasının atlarını koşmuş ve gizlice evden ayrılarak kasabadaki otele gitmişti. Clara kan ve çamura bulanmış olan kızını görünce, "Aman Yarabbi, Esteban! Ne yaptın sen?" diye bağırdı. Pedro Segundo Garcfa'nın yardımıyla Blanca'yı yatağına ta­ şıdı. Kahya ölü gibi sararmış olmakla birlikte hiç sesini çıkarmı­ yordu. Clara kızını yıkadı, yaralarının üstüne soğuk kompresler bastırdı, hıçkırıkları dininceye dek kucağında salladı onu. Kız uyuduktan sonra Clara kocasıyla yüzleşmeye gitti. Esteban ken­ dini çalışma odasına' kilitlemiş öfke içinde volta atarak duvarları kırbaçlıyor, eşyaları tekmeliyordu. Clara'yı görünce hıncını on­ dan aldı. Blanca'yı terbiye ve ahlaktan yoksun büyütmekle suçla­ dı onu. Clara kızını ahlak düşkünü ateistler gibi dinsiz, ilkesiz, daha da kötüsü, sınıf bilincinden nasipsiz yetiştirmişti. Öyle ya, Blanca bu işi iyi aileden gelme bir erkekle yapmak istese Esteban anlayabilirdi, ne var ki bu köylü parçası, bu dangalakla, bu ciğeri beş para etmez haylaz itle yapmasını anlayamıyordu. "Keşke öldüreceğim dediğim zaman gebertseymişim deyusu! Kızımla yatmak ha! Anam avradım olsun, onu bulmazsam! Eli­ me geçirdiğim zaman da taşaklarını koparmazsam! Bu uğurda öl­ sem de vızgelir! Anam avradım olsun doğduğuna pişman edece­ ğim onu!" Araya laf sokmak fırsatı bulduğu zaman Clara, "Sen kendin ne yaptınsa Pedro Tercero da onu yaptı," dedi. "Sen de kendi sı­ nıfından olmayan kızlarla yatmadın mı? Aradaki tek ayrım şu ki o aşk uğruna yaptı bu işi. Blanca da öyle." Trueba şaşkınlıktan donmuş gibi ona bakakaldı. Bir an için öfkesi söner gibi oldu, karısı onu alaya alıyormuş gibi geldi, ama hemen sonra gene bir, dalga kan başına sıçradı. Gözleri karardı ve yüzüne attığı bir şamarla Clara'yı duvara çarptı. Clara gık deme­ den yere yığıldı. O zaman Esteban bir düşten uyanır gibi oldu. Ağlayarak Clara'nın yanına diz çöktü, özür dilemeye başladı. Onu, yalnızca yatakta kullandığı adlarla çağırıyor ve nasıl olup 206" (Isabel Allende – Ruhlar Evi)


Türkçe,İsabel Allende,Ruhlar Evi, bayramcigerli.blogspot.com,
Roman ve Hikayeler,Bayram Cigerli,

Yorum Gönder

0 Yorumlar